24 Kasım 2020 Salı

24 Ocak 2020 Cuma

Paranın Hükümdarlığındaki Savaş

Uzun zamandır blog hesabıma girmemiştim hatta varlığını bile unutmuştum. Ve geri geldim Neden acaba? 

İnsanlarımız insanoğlu hayatta en çok istediği şey ile sınava tutulur. Bu aşk olabilir , iş olabilir veya hayalini kurduğu bir meslek daha da ilerletecek olursak ünlü bile olmak isteyen çok ama çok insanımız var bu hayatta. 



Olay şu ki hepsinin altında yatan temel sebeb aslında PARA'dır. Bu yaşadığımız ortalama 60 sene boyunca en çok bizimle olan paradır. Para olmayınca hayatın devamlılığında sıkıntıya düşebiliriz ki kişi veya kişiler paranın kolay kazanılma yönlerine eğilim gösterirler ve çaba sarf etmeden
oturduğu yerden para kazanmanmanın yollarını ararlar. Bu durum düşüncesi insanları çeşitli yollara itebilir. Ünlü olma hayali ile şarkı yarışmaları , tv-dizi oyunculuğu ki günümüzde ortalama bir dizi oyuncusunun aldığı ücret dudak uçuklatıcı rakamlara ulaşabilmekle beraber haftanın 6 günü çalışmaları ve 7 gün 24 saat boyuna yayılması ise ayrı bir çalışma komedisi olabilir.
 Bir diğer yönelim ise futbolcu olma hayali . Bu diğerlerine nazaran ayrı tutulabilir çünkü kimse 25 yaşında futbolcu olamıyor ve küçük yaşta başlayıp bir yeteneğe sahip kişiler kendini ispatlayabilirse cidden görünmek istediği yerlere ulaşabiliyorlar . Diğer çaba gösterenler ise amatörlerde karın tokluğuna ter dökmektedirler. 
Çok uzun bir yazı olup sıkıcı olmasını istemediğimden kısaca bitireceğim. Ve kısaca yazmak istediğim bir konu daha var . İnsanların hepsi kolay para kazanma isteğinde olduğundan bahsetmiştim. Bununla alakalı olarak insanlarımız legal veya illegal bahis oynayarak da para kazanma umudu ile bu yola başvurabiliyorlar. Ellerindeki 1 lirayı 2 lira yapma derdinde herkes ki artık legal durumlarda bile artık bu işi kolaya döküp paralarını kazanma durumundalar. Diyecek olursanız ki vardır sanıyorum durumun helal - haram boyutu buna girmeyeceğim bu yazıda benim üstünde durmak istediğim para ve kazanılması ve bunun için ne gibi düşüncelere kapılmaları özellikle gençlerimizin..


Yazımı  Napolyon'un bir sözü ile bitireyim ..

 '' Az bilgisi olup çok konuşan, parası olmayıp çok harcayana benzer...''
                                                                                                                                           

                                                                                                                                                                                               


                                                                                                                      AV

28 Ocak 2019 Pazartesi

Bilmezler ki Ihlamurlar Çiçek Açmaz...



Boştu sokaklar..
Kalabalık içinde sadece ben..
Sen yoktum..
Sevgili vardı.... 
Sevgili'm bile yazamıyorum
çünkü hiç bana ait olmadı..
Benimleydi ama benim         
                                  değildi....
Hep derdi ;
Ihlamurlar çiçek açtığı zaman sana geleceğim diye.. 
Dilimde güzel bir şiir olurdu bana ıhlamurlar çiçek açtığı zaman...
Zaman geçti ben geçtim o geçti... Ihlamurlar çiçek açmadı.. 
O da gelmedi...
Bilmezdim o zamana kadar ıhlamurların çiçek açmadığını .. 
Onu derinlerde bir yerlerde bırakmıştım ki ... 
Çıktı...
Teni almıştı beyazlığını Ay'dan..
Saçları almıştı rengini geceden...
Gece sabah olmadı.. 

10 Ocak 2016 Pazar

Her Nasip Vaktine Esirdir

Hz.Ömer'in bir sözüyle başlamak istiyorum. Der ki "Ben duanın kabul olmama endişesi taşımam zira Allah vermek istemeseydi , istemek filini bana nasip etmezdi"..
Hz.Ömer'in de anlatmak istediği gibi Yüce Rabbimin dua kapıları o kadar açık ki dua edin bol bol dua edin diyor.. Benden isteyin bende vereyim diyor.. 
Gel gelelim "Her nasip vaktine esirdir" sözüne.. Kadere inanıyoruz ve yazılmış olanı ne ileri ne dr geri alabiliriz.. Eğer o yazılmışsa senin kaderine vakti gelince olacaktır.. Sen ki dua et ! Sabret ! 

28 Aralık 2015 Pazartesi

Eyvallah

Yazmak diyorum... Verilmiş güzel bir armağan..
Söylemek diyorum.. Şiir dilsiz kalır...
Haykırmak diyorum.. Şarkılar sağır olur..
Sen diyorum... Azrail arkadaşın olmuş..
Eyvallah

3 Şubat 2015 Salı

25.Saat

Herkesin kendine ayırdığı vakit dilimleri vardır. Benim ki de 25. saat Sizler ne yaparsınız bilmiyorum ama benim yaptığım yada yaptıklarım gerçekten ruha hitap eder cinsten. Mesela gecenin sessizliğini veya yağmurda yürümek. Gecenin sessizliğini dinlemenin verdiği haz paha biçilemez ya da yağmurda yürümek öylesine müthiş haz verici.

Daha önce hiç sessizliği dinlediniz mi? Cevabınız hayır ise mümkün olan en kısa sürede bunu gerçekleştirmelisiniz. Çünkü o yaşayacağınız bir kaç saat vakitte yalan yok aldatma yok kendinizi kandırma yok kural yok sadece gerçekler ile beraber hayal dünyanız ile kendiniz varsınızdır. Kimseye anlatamadığınız ne varsa kendinize anlatıp ruhunuzu rahatlatabilirsiniz en basit yolla. 

Ya da hiç saatlerce yağmur da yürüdünüz mü ? 
Yürümelisiniz çünkü hayatın sunduğu eşsiz güzelliklerin başında geliyor. Hayatın o zorluğundan kirliliğinden ihanetinden ve yalnızlığından sıyrılıp kendinize verdiğiniz bir ödüldür aslında..

Eğer ki, hayatta kendinizle baş başa kalkmaktan korkuyorsanız hiç bir zaman kazanamazsınız..

25 Aralık 2014 Perşembe

Hayata Kocaman Bir İYİ Kİ

İnsanın hayatta var olduğunu hissettirenler olmalı. Ailesi , arkadaşları , dostları , sevdiği .. 
Bugün yaşadığım hayattan bir saniye bir dakika bir saat bir gün ve bir yıl daha gitti. Bu kadar zamandır bana zamanın nasıl geçtiğini fark ettirmeyenler iyi ki varlar.
 Hayat bir düzen içindedir ve bu düzende ben onların onlarda benim hayatımda bir yere kadar veya belki de ömrümün sonuna kadar ya da ben onların sonlarına kadar eşlik edeceğim. Ama her ne olursa olsun aradaki sevgi ve saygı hiç bitmesin. Var olsunlar .. Çünkü onlar çok Kıymetliler..
AV